DOLAR 32,4002 0.2%
EURO 35,0742 -0.13%
ALTIN 2.322,360,16
BITCOIN %
Ankara
17°

KAPALI

02:00

İMSAK'A KALAN SÜRE

93 okunma

Şinasi Tekin’den Osmanlıca dersleri

ABONE OL
15 Kasım 2022 07:30
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Zaman zaman gündeme gelen Osmanlıca tartışmalarında gündelik siyasetin hayhuyu boğularak dikkatlerden kaç(ırıl)an bir nokta var: Aslında mesele alfabeyi öğrenme meselesi değil, Osmanlı dünyasına en küçük ayrıntısına kadar vâkıf olma meselesidir.

Osmanlı Türkçesiyle kaleme alınmış basit bir metni okumak için kabaca 15-20 gün gibi kısa bir süre yeterlidir ama edebi, tarihi ya da bilimsel bir metne tam anlamıyla nüfuz edebilmek için ciddi bir donanım gerekiyor.

İNALCIK’IN ÖRNEĞİ

“Tarihçilerin kutbu” Halil İnalcık vefatından önce hazırladığı kitaplardan biri olan Osmanistik Bilimi’ne Katkılar’ın başında Osmanlı kaynaklarını incelerken doğru yorum yapabilmek için birtakım özel metotlara sahip olmak gerektiğini, bundan dolayı da sıkı bir hazırlık yapmanın lüzumunu vurguladıktan sonra hazırlıksız yola çıkanların karşılaşabileceği tehlikeyi bir örnekle anlatıyor:

“Bir cizye defterinde ‘despot’ şeklinde okunmuş olan bir terim, aslında ‘dest-bûsî’ terimidir. Dest-bûsî, cizye vergisini toplayan sipahilerin reâyâdan aldıkları bir resîmdir ve el-öpme akçesi anlamındadır. Aslında gayrimüslim reâyâdan alınan bu baş vergisi, ‘gayrimüslimin hayatının korunması karşılığında alınan bir bağış’ anlayışından kaynaklanmaktaydı. Bu örnek gösteriyor ki, metinlerin okunması ve yorumlanmasında yerleşmiş kurumlar hakkında geniş bilgi gerekmektedir. Dolayısıyla Osmanistik araştırmalarında siyasi, ekonomik ve idari kurumlar bilgisi ayrıca bir önem arz etmektedir.”

OSMANLICA ÖĞRETİMİNİN İHMAL EDİLEN TARAFI

Son yıllarda Osmanlı Türkçesi öğrenmeye büyük bir ilgi, bu ilgiye yönelik de piyasada pek çok öğretici kitap var. Ancak bu kitapların pek çoğunda Osmanlı Türkçesinin yalnızca gramer bilgisine yer verilirken kültür tarafı ihmal ediliyor. Çoğu birbirinin kopyası “seçme metinler”den oluşturulan kitaplar ise öğreticilikten uzak. Bu kitapların arasında Prof. Dr. Şinasi Tekin’in 2 ciltlik Osmanlıca El Kitabı hem hazırlanış yöntemi hem içeriğiyle bir istisnadır. 1997’de yayınlanan bu kitabın hikayesi otuz yıl kadar geriye gidiyor.

1965’te Harvard Üniversitesi’nden aldığı davet üzerine Amerika’ya giden Şinasi Tekin, aynı yıl uzun zamandır planladığı “Sources of Oriental Languages and Literatures” adlı bir yayın serisi başlattı. Bugün 150 civarında kitaba ulaşan seriyle Tekin’in gayesi, Türk-İslam kültür ve edebiyatlarına ait temel metinlerin değerlendirme, çeviriyazı ve tıpkıbasımlarıyla neşredip ilim âleminin istifadesine sunmaktı. Ayrıca bugün 56. sayısına erişen, Journal of Turkish Studies adıyla uluslararası ilmî bir dergi çıkarıp editörlüğünü üstlenen Tekin’in en büyük hedefi Türkçenin bir ilim dili olarak dünyada gelişip yayılmasıydı.

1976’da kendisi gibi Türkolog olan Prof. Dr. Gönül Alpay ile evlenen Şinasi Bey’in en büyük destekçi ve yardımcısı da eşiydi. Kitapları dizgi makinasında Gönül Hanım diziyor, dünya kütüphaneleriyle irtibat kurup onları abone yapma, dergileri paketleyip kargolama işlerini ise Şinasi Bey yapıyordu.

Osmanlıca El KitabınŞinasi TekinnYeditepe Yayınların2022n2 cilt

YAZ OKULUNDAN DOĞAN KİTAP

Şinasi Hoca’nın bir hayali daha vardı: Osmanlı tarihi ve edebiyatı üzerine çalışan lisansüstü öğrencilerin kaynakları orijinallerinden okumak için ihtiyacı olan dil ve kültür bilgisini sağlamak için bir yaz okulu açmak. Cunda adasındaki evlerini bu işe tahsis eden Tekinler, Amerika ve Türkiye’de çalmadık kapı bırakmadı. Maddî imkânların kıtlığı, bürokrasinin hantallığı ve ada halkının önyargılarına rağmen 1997 yazında Osmanlıca Yaz Okulu’nda ilk öğrencilerini ağırladı.

Şinasi Tekin, Osmanlıca El Kitabı’nı Osmanlıca Yaz Okulu’nda kullanılmak üzere hazırlamıştı. Okul açıldığından itibaren bu el kitabının kapsamını her yaz biraz daha zenginleştirerek daha faydalı hale getirdi. Ayrıca her metnin ardından dil, siyasi tarih, iktisat tarihi, kurumlar tarihi ile ilgili “açılamalar” yazdı. Böylece 2002’de “Sources of Oriental Languages and Literatures” serisinden yayınladı.

ANLAYARAK OKUMAK

Osmanlıca El Kitabı’nın ilk cildi Osmanlıca metinlerin tıpkıbasımı ve çeviriyazısına ayrılmış. İkinci ciltte ise “tercüme” başlığı altında her belgenin bugünkü Türkçeye çevirisi yapılmış, “açılamalar” başlığı altında teknik terimler ve bazı gramer şekilleri izah edilmiş. Bazen de metnin kendisi ve içeriği hakkında genel bilgiler verilmiş (Burada “açıklama”yı çağrıştıran “açılama” sözcüğü dikkatinizi çekmiş olabilir. Şinasi Tekin, Abdülbaki Gölpınarlı’dan ödünç aldığı “açılama” ile bir konu ya da deyim hakkında verilen ayrıntılı bilgiye işaret eder. Açıklamayı ise kısa izah karşılığında kullanır). Hazırlanış yöntemi itibariyle son derece faydalı olan bu kitaba erişmek çok güçtü. İlk baskısından tam 20 yıl sonra Yeditepe Yayınları tarafından gözden geçirilerek yeniden neşredilen Osmanlıca El Kitabı, elyazmaları ve arşiv belgelerini “anlayarak okumak” isteyen herkesin kütüphanesinde olmalı. Bir yandan da Halil İnalcık’ın şu nasihati kulaklarımızda çınlamalı:

“Osmanlı kaynaklarını incelerken doğru yorum yapabilmek için birtakım özel metotlara sahip olmak gerekir. Bu hazırlığı yapmadan işe girişen araştırmacıların ağır yanlışlara düştüğü ortadadır.”

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP
300x250r
300x250r

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

deneme
dedektif | özel dedektif | fixbet giriş